Bartın Özel Halk Otobüsleri Başkanı Zekai Özdemir,  Esenyurt Minibüsçüleri Kooperatifiyle yaşanan sorunlar konusunda bir basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.

Yeşil Yalı Restaurant’ta düzenlenen basın toplantısına  Bartın Özel Halk Otobüsleri Başkanı Zekai Özdemir, Yönetim Kurulu üyeleri ve basın mensupları katıldı.

Bartın’da Özel Halk Otobüsleri ve Esenyurt Dolmuşçuları arasında yaşanan gerginliklerin artması dolayısıyla düzenlenen  basın toplantısında konuşan Özdemir yaşanan süreç hakkına basın mensuplarına bilgi verdi.

Özdemir konuşmasında Esenyurt Minibüsçüleri Kooperatifi üyelerine seslenerek özel halk otobüsü olmaları çağrısında bulundu.

“Minibüsler halk otobüsü olsun ve bu sorun çözülsün istiyoruz”

Özdemir yaptığı açıklamada şu satırbaşlarına değindi;

“Yaklaşık 2013 yılından beri Bartın’ımızda yolcu taşımacılığımızda Bartın Belediyesi mücavir alanda 14 hattın bir hattında sıkıntı yaşanıyor. Bu sıkıntı 2013 yılında Bartın Üniversitesi Kutlubeyyazıcılar yerleşkesinin eğitime başlamasıyla başladı. Bartın Üniversitesi Bartın Belediyesi’nden bu konuda yolcu taşımacılığı talep etti. Bunun üzerine Bartın Belediyesi bu talebi gerçekleştirmek için ihale yaptı. Taşımacılığa başlandıktan sonra dönemin yarısı gelmeden bize bildiri geldi. Denildi ki Bartın Üniversitesi Kutlubeyyazıcılar kampüsü mücavir alan içerisinde olmadığından oraya yolcu taşıyamayacağımız bildirildi. Bizde yetkimiz olmadığından dolayı taşımayı durdurduk. Bu arada minibüsler devam etti. Daha sonraki süreçte yapılan toplantılarla ortak bir karar alındı. Yetkililer tarafından alınan kararla Bartın Özel Halk Otobüsleri mücavir alan sonu olan dört yol dediğimiz Fırıncıoğlu diye bildiğimiz alana yolcuların çekilip oradan minibüslerle devam edileceği söylendi. Hemen ardından Bartın Valimiz yeniden bir toplantı düzenledi. Valimiz dedi ki bu şekilde yolcu taşımacılığı olmaz. Halk otobüsleri üniversite içerisinde kadar yolcu taşıyacak dedi ve karar alındı. Bizde bu vesileyle Esenyurt minibüsleriyle yolcu taşımaya başladık. O tarihte bunun çözüm olmadığını biliyorduk. Halk otobüsleri durağından minibüslerle halk otobüslerinin beraber yolcu taşıyacağı yönünde bir karar alındı.

Bu konuda da en başından beri söylediğim gibi bu güzergahtaki minibüslerin halk otobüsü olup bu sorunun kapanmasıydı. Bu süreç de çok sancılı geçti. Bu arada da mücavir alan çalışmaları devam ediyordu. Biz bu konuda da sayın Valimize gittik ve bu konuda mücavir alan sorunu çözülünce bu konunun çözülebileceğini bizlere iletti.  Biz bu arada birleşmenin de yollarını arıyoruz.

Bizim talebimiz minibüsler halk otobüsü olsun ve bu sorun çözülsün istiyoruz.  

“12-13 kişi halk otobüsü olmak istediği halde gelemiyor”

Bizim duyduğumuza göre 12-13 kişinin halk otobüsü olmak istediği ancak aralarında bir taahhütname yapıldığı için gelemedikleri bunu aşabildikleri takdirde gelmek istediklerini öğrendik. Aralarında 200 bin lira civarında bir sözleşme yapılmış bu sözleşmeye uymayan kooperatiften ayrılan kooperatife borçlu olacak diye bir sözleşme yapılmış. Bu bir kere kanunsuz bir şey.

“Vizeleri bittkten sonra mücavir alan içerisinde bu vizeleri tekrar alamazlar”

Esenyurt minibüslerindeki arkadaşlarımızın son dedikleri ise şu biz halk otobüsü olmak istemiyoruz bu şekilde çalışmak istiyoruz. O zamanda Emniyetteki amirlerimiz devreye girerek bu şekilde mücavir alanda yani Bartın’ın mahallesinde çalışabilmeniz mümkün değil dedi.

D4 yetki belgelerinin 5 yıllık vizesi var. Bu belge mücavir alan dışına veriliyor. Vize süreleri bittikten sonra mücavir alan içerisinde bu vize tekrar alınamaz.

“O zaman da bu 19 arkadaşımızı Belediyeye alma şansı kalmıyor”

Ulaştırma Bakanlığı Bolu Şube Müdürlüğü’nün vermiş olduğu tarife, burada mücavir alan var. Burada bir nokta var. Halk otobüsünün gitmediği mücavir alan olan yere İl Trafik komisyonu ek yapabiliyormuş. Ben istiyorum ki, sessiz kalıp da öteki taraftaki arkadaşların kafalarında soru işaretleri kalmasın. Bakın bundan 2 yıl sonra o minibüsler Bolu’ya gittiği zaman Bolu yazı isteyecek. Yazı istediği zaman nereler var orada? Akmanlar Köyü, Esenyurt’un bir kısmı, Çeştepe Köyü... Belediye’den yazı isteyecek ama belediye veremeyecek bunların haricinde. Belediye veremiyor, burası da almadığına göre ne olacak? O zaman da bu 19 arkadaşımızı Belediyeye alma şansı kalmıyor. Çünkü Belediye diyor ki, ‘bunlar çalışan araç, olduğu için alıyorum’. Çünkü o da günü geldiğinde hesabını verecek Sayıştay’a, Danıştay’a. Ama günü bitmiş ise belgesi iptal olmuş ise o zaman sıkıntı. Esas mağduriyet o zaman yaşanır. ‘Biz 200’er bin lira borçlandıracağız, işimize gelmezse yapmayacağız’ gibi bir şey yok zaten kanunen de olamaz. Biz bunu giden Valimize de şimdiki Valimize de arz ettik. Bizim derdimiz çözüm. Bakın, şu anda Gaziantep’te Belediye minibüsleri halk otobüsü yaptı diye halk otobüsçüler isyan etti, Belediye’yi bu kararın iptali için mahkemeye verdi. Biz Bartın’da bunu talep ediyoruz. ‘Mağdurum’ diye kimse kanunları çiğneyemez. Biz her zaman müzakereye varız. Ama sessiz olmamız, mütevazi olmamız, candan ve uzlaşmacı olmamız her şeyi kabulleneceğimiz anlamına da gelmez.

Başkan Özdemir çağrıda bulundu, “Bu sorunu çözelim”

Ben sizlerin vesilesiyle bir çağrı yapmak istiyorum. Değerli arkadaşlarım, birbirimize hırslanmaya, birbirimizle dalaşmaya hiç gerek yok. Bu üniversite henüz kuruluş aşamasında, bir kaç yıl sonra taşlar yerine oturunca kimin kimin safına yanaşacağı belli değil. Bugün sürtüşme yapacağımıza uzlaşmalıyız. Bana kimse şunu sormuyor: Belediye Başkanı makamına çağırdığında onlara dediğini sana dese ne yapardın? Kimse bana bunu sormadı. Biz de bunları yaşadık. Bu minibüsler halk otobüsü olduğu an Seyrüsefer Yönetmeliğinde buradaki 53 halk otobüsünden burada çalışacak olan yok. İlgili kanunlarla hepsi bağlanacak. Ama biz bunları Belediyemizle, Belediye Meclisimiz ile oturup konuşup çözeriz. Özellikle bu 200 bin lira teminat ile ilgili sıkıntı yaşayan arkadaşlarıma çağrı yapıyorum ben. Böyle bir şey yok. Üzerinizdeki baskı, halk otobüslerinden, bizden değil. Herkese çağrı yapıyorum; arkadaşlar kucaklaşalım, bu sorunu çözelim. Diyelim belediyeye, ‘Bu kanunun ne kolaylığı var?’ Taksit mi yap diyeceğiz ne diyeceksek diyelim. Bunları tüm samimiyetimle söylüyorum. Biz de 2009 yılında mahkemelik olduk. Gittik, ‘Abi bizim sorunu halledin’ dedik. Öyle oldu, böyle oldu hala çalışıp duruyoruz. Bunlar da olur yaparız. Ama bir tek şu var. ’50 senelik hattımız, biz yaparız, biz çalışırız’ böyle bir şey yok. Belediye Başkanlığı, Valilik’ten ve Ticaret Sanayi il Müdürlüğünden görüş almış bu konuda. Belediye Başkanımız bize de sordu ‘Oğlum bunların derdi ne sor soruştur’ dedi. Sorduk, bu 200 bin TL davası çıktı öğrendiğimiz kadarıyla. Gitti Başkana söyledim. Böyle bir durum olduğunu anlattım. Yazışmayla böyle bir şey olamayacağını, yapılsa bile suç olacağını halk otobüsü olmak isteyenin önünün kesilemeyeceği Valilik kanalı yazılmış, verilmiş.”dedi.