Bartın Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Sinan Amasralı ve üye Odaların Başkanları, Birlik binasında bir araya gelerek ortak bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Gerçekleştirilen ortak basın açıklamasına, Bartın Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Barış Özkan, Kahveciler ve Şerbetçiler Odası Başkanı Ayhan Tepe,  Kuaförler Odası Başkanı Cemal Zeybek, Ulus Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Necati Akman, Amasra Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Coşkun Yüksel ile diğer esnaf odası başkanları katıldı.

Amasralı: “Üzerimize düşeni yapmaksak ticari ve sosyal hayatımızın normale dönmesi mümkün değil”

Bartın Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Sinan Amasralı yaptığı açıklamada şunları söyledi, “Bildiğiniz gibi Sağlık Bakanlığının almış olduğu karar ile illerin Koronavirüs durumları haftalık olarak yayınlanmaktadır. Buna göre iller düşük, orta, yüksek ve çok yüksek riskli iller olarak 4 gruba ayrılmaktadır. Yapılan açıklamalardan anlaşıldığı üzere illerdeki tedbir ve kısıtlamalar dahil olunan risk grubuna göre gevşetilebileceği gibi riskin artmasına ( hasta sayısının artmasına) göre arttırılabilecektir.

“Alınan tedbirlerin uygulanması noktasında hassasiyet göstermeliyiz”

Bu çerçevede İlimiz açısından günlük ve haftalık vaka sayısının azalması ekonomik ve sosyal hayatımızın normale dönmesi için son derece önemlidir. Eğer İlimizde alınan tedbirlerin uygulanması noktasında hassasiyet gösterilip vaka sayılarını azaltabilirsek hali hazırda kapalı olan işyerlerimizin açılarak normal faaliyetlerine devam etme ihtimalleri yükselecektir. Aynı zamanda aylardır evlerinde kapalı ve uzaktan eğitime devam eden çocuklarımız yüz yüze eğitime devam edebileceklerdir.

Başta ticari hayatımız olmak üzere hayatımızın her anında karşılaştığımız kısıtlamalardan kurtulmak ve toplum olarak normalleşebilmemiz için öncelikle kendi özel alanlarımızda, iş yerlerimizde ve sosyal hayatımızda pandemi kurallarına uymamız daha sonra ise çevremizdeki insanlara sürekli olarak kuralları hatırlatıp onların da bu kurallara uymaları noktasında gayret sarf etmemiz son derece önemlidir. Şayet bu konuda gerekli hassasiyeti gösterip üzerimize düşeni yapmaksak ticari ve sosyal hayatımızın normale dönmesi kısa vadede mümkün görünmemektedir. Lütfen İl Umumi Hıfzıssıhha Meclisi kararlarını yeniden gözden geçirip tedbirleri hatırlayalım, kapalı olan iş yerlerimizin açılabilmesi için alman tedbirleri hayatımızın her noktasına taşıyalım.

Üniversitemize ve Üniversite Rektörümüz Sn Hocamızdan da halkın beklentisine yönelik kararlarını tekrar gözden geçirmelerini esnafımız adına rica ediyoruz.”

Özkan:“Dayanacak gücümüz kalmadı”

Bartın Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Barış Özkan ise yaptığı açıklamada esnafın artık dayanacak gücü kalmadığını vurgulayarak, “Çok zor bir süreçten geçiyoruz ama inşallah Mart ayından itibaren kademeli olarak normalleşme sürecine de başlayacağız. Bu süreçle ilgili beklentilerimiz yüksek. Tabi Ankara’dan, Bakanlıklardan gelecek açıklamalara istinaden burada Valilik makamının alacağı bir kararla beraber yavaş yavaş bir normalleşme içerisine gireceğiz. Bu normalleşme sürecine girerken de bizim öncelikli olarak hedefimiz maske-mesafe- hijyen kurallarına halkımızın uyması. Biz Bartın esnafları olarak yaklaşık 1 yıldan beri kapalı olan esnaflarız. Artık sadece bizlerin değil yanımızda çalışan insanların da dayanacak güçleri kalmadı.  Bizim artık normale dönmek adına çevremizdeki tüm insanların, halkımızın desteğine ihtiyacı var. Vaka sayısı ne kadar azalırsa biz bu süreci o kadar rahat idare edeceğiz ve işlerimize başlayabileceğiz. İşimize başladıktan sonra o kadar rahat çalışma şartlarımız olmayacak. Beklide daha ağır şartlar altında çalışacağız. Çünkü biz ne kadar kurallara uyarsak ve müşterilerimizin de kurallara uymasını sağlarsak biz işimize devam edebileceğiz. Bizim bu süreçteki hedefimiz kurallara uyarak ayakta kalmak.  Bir yerden başlamamız gerekiyor. Bizde bu süreci bekliyoruz ama şuanda çıkan bir karar yok.

“Esnaflarımız şuanda malzeme stoku yapmasın”

Bizde esnaf arkadaşlarımızı buradan uyarıyoruz. Mart’ın 1’i itibariyle hemen başlayacağız diye bir şey söz konusu değil. Bazı esnaflarımızın 1 Mart için hazırlık yaptıklarını görüyoruz. Şuanda bizlerden ve Valiliğimizden haber beklesinler. Temizliklerini her zaman yapsınlar ama biz malzeme stokuna şuanda başlamasınlar. Çünkü sürecin ne göstereceğiz daha belli değil.  Bu süreç aslında çok hassas davranılması gereken bir süreç. Önümüzde Ramazan ayı var. İftarlar, davetler vs. Şehrimizde pandemi en alt seviyedeyken turizm sezonun başlamasıyla dışarıdan turistlerin gelmesi, gurbetteki vatandaşlarımızın gelmesiyle beraber bu ivme fazlasıyla arttı. Biz geçen Kurban Bayramında şehrimizi kapatsaydık, gelecek öğrenciye istinaden çalışmalarımızı ona göre yapsaydık bu sıkıntıyı yaşamazdık. Biz 4 günde zarar edebilirdik. Zaten biz 1 yıldan beri zarar ediyoruz. Dışarıdan gelen tatilcinin de bize çok bir faydası yok. Gelirken tüpüyle, malzemesiyle geliyor. Biz onların yerine şehrimizi kapatıp öğrenciyi bekleseydik. Bizim için öğrenci çok önemli. Çünkü şuanda şehrimizin ekonomisi öğrenciye bağlı.  Biz bu noktada üniversitemizin senatosunun aldığı kararı tekrar gözden geçirmesini istiyoruz. Onlar içinde sıkıntılı bir süreç. Burada yaşanacak herhangi bir olumsuzlukta rektör hocamızın sorumluluğunda. Öğrencilerimizin ve öğretim üyelerimizin de sağlığı bizler için önemli. Dışarıdan gelen her bir öğrenci bizim evlatlarımız. Ama ekonomi tamamen öğrenciye bağlı olan bir  şehirde öğrenci çok çok önemli. Şehir merkezinde şuanda 20’ye yakın devre hazır kafemiz var. Bunlar şuanda kapatılmaya yüz tutmuş şekilde. Kantinlerimiz ve yurtlarımız da aynı süreçte. 15 yurdumuz vardı 6’ya düştü. Ciddi anlamda ekonomik sıkıntı çekiyoruz ve öğrencinin bu şehre gelmesi gerekiyor.

“Evimize ekmek parası girmiyor”

Şehrimize giriş-çıkışları da daraltmamız gerekiyor. Şehri ne kadar içine hapsedersek biz bu işi içimizden nüfusla birlikte rahat götürürüz. Evimize hiç ekmek parası girmiyor. Artık birikimler bitti. Krediler, SSK’lar, vergiler ödenmiyor. Evlerde huzur kalmadı. 20 yaşındaki çocuk işsiz babasından harçlık isteyecek isteyemiyor. Bu süreci atlatıp normalleşmeye geçmemiz için gereken şey bizim hep beraber elimizi taşın altına koyup birbirimize saygı göstereceğiz. Maske-mesafe- hijyen kurallarına riayet edeceğiz. 3 müşteri az olsun ama evimize ekmek götürelim. Herkes kurallarına uyarsa bu süreci bu şekilde atlatacağız. Burada artacak her vakada biz yine kapanma durumunda kalacağız ve mağduriyetlerimiz daha da artacak. Her şey şuanda bizim elimizde.”dedi.